MUĞLA İLİ MİLAS İLÇESİ
MİLAS İLÇE TANITIM
MİLAS MUĞLA İLİNE BAĞLI BİR İLÇEDİR...
MİLAS TURİZİM
MİLAS OTEL
MİLAS TURİST
MİLAS PANSİYON
MİLAS KONAKLAMA
MİLAS İLÇE TANITIM
MİLAS MUĞLA İLİNE BAĞLI BİR İLÇEDİR...
MİLAS TURİZİM
MİLAS OTEL
MİLAS TURİST
MİLAS PANSİYON
MİLAS KONAKLAMA
Hellen standartlarında inşa edilen Herakleia,düzenli bir plana sahipti.Özellikle kent savunması,duvar teknikleri,sağlam kuleler bakımından incelenmesi gerekir.İlkokulun bulunduğu düzlem çok katlı Helenistik agoradır.Bir kaya üstünde yer alan Athena tapınağı,mermer yazıtından kolaylıkla teşhis edilmiştir.Agoranın doğusundaki bir ev avlusunda yer alan boulevterion,göl kıyısına inerken görülen kaba saba bir yapı olan Endymion sunağı ve yukarı yamaçlardaki tiyatro,kentin zeytin ağaçları ve gnays kayalıkları arasına saçılmış önemli yapılarıdır.
Beşparmak dağına çıkan yollar, döşemeler,hem yukarı kale savunma sistemleri hem de Kapadokya gibi 10-13 yüzyılda göl çevresinde ve adacıklara dağılmış gelişkin Hıristiyanlık anıtlarına ulaşmada yerli rehberlerden yararlanmak kaydıyla gezginleri keşiflere taşır.Herakleia’nın bilinen tarihi MÖ. 7. yy’a kadar uzanıyor.Hellenistik ve Roma Dönemlerinde parlayan kent deniz ticareti ile zenginleşmiş.Bizans döneminde de piskoposluk merkeziymiş.Endymion’un Kutsal Alanı Hıristiyanlık döneminde de kutsal sayılmış.Endymion’un ilginç bir mitolojik hikayesi var:Ay Tanrıçası Selene bir gece burada uyuyan çoban Endymion’u görmüş ve ona vurulmuş.
Zeus Selene’nin aşkını kıskanmış ve öfkeyle bir ceza vermiş genç çobana. Çobanı hiç uyanmamaya,sonsuz bir gençlik uykusunda uyumaya mahkum etmiş.O günden sonra oracıkta uyumuş kalmış Endymion,hiç uyanmadan.O derin uykusunda düşler görürken Ay Tanrıçası Selene her gece gelip yanına yatarmış.Selene Endymion’a tam elli çocuk doğurmuş.
Beşparmak dağına çıkan yollar, döşemeler,hem yukarı kale savunma sistemleri hem de Kapadokya gibi 10-13 yüzyılda göl çevresinde ve adacıklara dağılmış gelişkin Hıristiyanlık anıtlarına ulaşmada yerli rehberlerden yararlanmak kaydıyla gezginleri keşiflere taşır.Herakleia’nın bilinen tarihi MÖ. 7. yy’a kadar uzanıyor.Hellenistik ve Roma Dönemlerinde parlayan kent deniz ticareti ile zenginleşmiş.Bizans döneminde de piskoposluk merkeziymiş.Endymion’un Kutsal Alanı Hıristiyanlık döneminde de kutsal sayılmış.Endymion’un ilginç bir mitolojik hikayesi var:Ay Tanrıçası Selene bir gece burada uyuyan çoban Endymion’u görmüş ve ona vurulmuş.
Zeus Selene’nin aşkını kıskanmış ve öfkeyle bir ceza vermiş genç çobana. Çobanı hiç uyanmamaya,sonsuz bir gençlik uykusunda uyumaya mahkum etmiş.O günden sonra oracıkta uyumuş kalmış Endymion,hiç uyanmadan.O derin uykusunda düşler görürken Ay Tanrıçası Selene her gece gelip yanına yatarmış.Selene Endymion’a tam elli çocuk doğurmuş.
Bodrum-Milas yolu üzerinde,Beçinkale yoluyla ayrılan 45 km’lik asfaltla ulaşılan eski adıyla Gereme, yeni adıyla Ören Gökova Körfezi kıyısındadır.Şehir merkezi kıyıdan biraz içeridedir.Sahili ise güzel kumluk ve plajdır.Plaj boyunca iki katlı bahçe içinde evler,küçük otel ve pansiyonlar sıralanır.Ören son yıllarda çok tartışılan Gökova santraliyle gündeme gelmişti.Santral yapıldı ama çalıştırılmadığı için şu anda sadece yapısal bir kirlilik taşıyor.Ören’e Gökova/Akyaka köyünden 48 km’lik toprak yol ile Gökova körfezinin kuzey kıyısını geçerek,Kıran dağlarının görünümü önünde de ulaşılıyor.
Ama bu yol oldukça kötü.Ören Akyaka arasında antik Keramos kenti kalıntıları ziyaret edilebilir.Karyalıların Krysaor birliğinin bir üyesi olan Keramos’un adının anlamı çömlektir.Hellenistik çağda,Rodos egemenliği altında bulunan kent,bu dönemde kuzey komşusu Stratonikea ile bağlaşıklık imzalamıştı. İÖ. 129 yılında düzenlenen Roma’nın küçük Asya eyaleti içinde yer alan Keramos bundan sonraki evrede önemini giderek yitirmiştir.Örenin arkasında yer alan Meşekayası Dağları üstünde sur duvarları bulunur.
Surların alt kesimleri çokgen taş dizelerden oluşurken,üst kesimlerde düzenli çizgi katları yapan duvar tekniği gözlenir.Kayalık bir terasta yer alan ve halk dilinde Bakıcak diye bilinen yerde, kentin iki önemli tapınağı,25 metreye varan uzunlukları ile görülürler.Kurşunlu yapı,taşları birleştirmek için kullanılan kurşun zıvanalardan bu adı almıştır.Güney ve batıda özgün biçimini korumuş olan bu güzel teras duvarının doğusu yıkılmıştır.Terasın üstündeki düzlemde ise Korinth ve İyon düzeninde yapı parçaları bulunur.
Söz konusu tapınak alanının olasılıkla Zeus Krysaoreus’a ilişkin olduğu ileri sürülmektedir.Kasaba içinde bulunan Akyapı,Roma dönemine ilişkin yapı kompleksidir.Gökova yoluyla gelenler,Ören’e ulaşmadan Meşekayası dağının arka kesimlerinde su kemeriyle karşılaşırlar...
Ama bu yol oldukça kötü.Ören Akyaka arasında antik Keramos kenti kalıntıları ziyaret edilebilir.Karyalıların Krysaor birliğinin bir üyesi olan Keramos’un adının anlamı çömlektir.Hellenistik çağda,Rodos egemenliği altında bulunan kent,bu dönemde kuzey komşusu Stratonikea ile bağlaşıklık imzalamıştı. İÖ. 129 yılında düzenlenen Roma’nın küçük Asya eyaleti içinde yer alan Keramos bundan sonraki evrede önemini giderek yitirmiştir.Örenin arkasında yer alan Meşekayası Dağları üstünde sur duvarları bulunur.
Surların alt kesimleri çokgen taş dizelerden oluşurken,üst kesimlerde düzenli çizgi katları yapan duvar tekniği gözlenir.Kayalık bir terasta yer alan ve halk dilinde Bakıcak diye bilinen yerde, kentin iki önemli tapınağı,25 metreye varan uzunlukları ile görülürler.Kurşunlu yapı,taşları birleştirmek için kullanılan kurşun zıvanalardan bu adı almıştır.Güney ve batıda özgün biçimini korumuş olan bu güzel teras duvarının doğusu yıkılmıştır.Terasın üstündeki düzlemde ise Korinth ve İyon düzeninde yapı parçaları bulunur.
Söz konusu tapınak alanının olasılıkla Zeus Krysaoreus’a ilişkin olduğu ileri sürülmektedir.Kasaba içinde bulunan Akyapı,Roma dönemine ilişkin yapı kompleksidir.Gökova yoluyla gelenler,Ören’e ulaşmadan Meşekayası dağının arka kesimlerinde su kemeriyle karşılaşırlar...
Milas’tan Bodrum’a doğru 20 km sonra(Bodrum’dan 30 km) sola Gökçeler köyüne ayrılıyor yolunuz. Gökçeler köyünden yaklaşık 1 km sonra Uyku Vadisi’nin girişine(Değirmenderesi) ulaşılıyor.Uyku Vadisi ve Gökçeler mağarası Bodrum ve Milas çıkışlı günübirlik tur düzenleyen acentaların önemli bir parkuru sayılıyor.Vadiye iki giriş var.Birisi alabalık çiftliğinden yürümeye başlanıp dere boyu izleniyor ve yaklaşık bir saat sonra mağara için yukarıya yöneliniyor.
Sık sık dereyi aşmayı gerektiren bu yol yazın keyifli olabilir.Diğer bir yol 2 kilometrelik araç yolunu izlemeyi ve 300 metrelik inişi gerektiriyor.Bunun için alabalık çiftliğine sapmıyor,mevcut stabilize yol ile köyden çıkıyor,tahminen 1.5 km sonra Manastır Dağının Vadiye bakan yamacına doğru sağa orman yoluna giriyor,yolun yükseldiği en üst noktadan 500 m. Sonra park ederek,vadiye doğru 300 metre iniyorsunuz.Mağaranın ağzına burada.İsteyenler yolu araçla izleyerek Değirmendere kıyısına kadar gidebilirler.
Sonrasında dere bu defa dere boyunca izleri belirgin olan patikayı takip ederek,tahminen yarım saatlik bir yürüyüşten sonra suyun önünün set yapılarak şişirildiği noktaya varmadan hemen sola 50 metrelik bir yükselme ile mağara ağzına ulaşılıyor.Mağaranın ağzı oldukça geniş.Başta geniş bir salona açılıyor mağara.Sola doğru büyük bir galeri yer alıyor.Yarasa galerisi deniyor,yarasaların bolluğundan ötürü.Aman ışık tutmayın,hepsi birden havalandığında ürkütücü olabilir.Sağa hafif bir yokuşla çıkıp sonra dar bir geçitle sarkıt ve dikitlerle,küçük havuzcukların bulunduğu bir başka galeriye ulaşılıyor.
Bu noktaya kadar herkes gidebiliyor.Sonrası ise profesyonel mağaracıların işi.Rehber eşliğinde iple 7 m iniliyor,daha geniş bir galeriyle karşılaşıyor,sonrasında ise mağaranın sonuna kadar kah sürünerek,kah eğilerek gidiliyor.Dönüş aynı yoldan,çünkü başka bir çıkış yok.Yazın mayonuzu unutmayın.Dere geçişinde kendinizi serin suya bırakmak isteyeceksiniz.Mağara doğal SİT alanı.Uyku Vadisi ve mağarası için Muğla Valiliği Tema Park Projesi hazırlıyor.Bu kapsamda botanik park alanları oluşturma,Bodrum ve Milas’tan günübirlik gelen turistlere hizmet verme,alt yapı hizmetleri,
seyir terasları,yürüyüş patikalarının düzenli hale getirilmesi,yöredeki tarihi eserlerin onarımı,derenin köye yakın alanlarında kültürel faaliyetler ve eko turizme yönelik uygulamalar yer alıyor.
Sık sık dereyi aşmayı gerektiren bu yol yazın keyifli olabilir.Diğer bir yol 2 kilometrelik araç yolunu izlemeyi ve 300 metrelik inişi gerektiriyor.Bunun için alabalık çiftliğine sapmıyor,mevcut stabilize yol ile köyden çıkıyor,tahminen 1.5 km sonra Manastır Dağının Vadiye bakan yamacına doğru sağa orman yoluna giriyor,yolun yükseldiği en üst noktadan 500 m. Sonra park ederek,vadiye doğru 300 metre iniyorsunuz.Mağaranın ağzına burada.İsteyenler yolu araçla izleyerek Değirmendere kıyısına kadar gidebilirler.
Sonrasında dere bu defa dere boyunca izleri belirgin olan patikayı takip ederek,tahminen yarım saatlik bir yürüyüşten sonra suyun önünün set yapılarak şişirildiği noktaya varmadan hemen sola 50 metrelik bir yükselme ile mağara ağzına ulaşılıyor.Mağaranın ağzı oldukça geniş.Başta geniş bir salona açılıyor mağara.Sola doğru büyük bir galeri yer alıyor.Yarasa galerisi deniyor,yarasaların bolluğundan ötürü.Aman ışık tutmayın,hepsi birden havalandığında ürkütücü olabilir.Sağa hafif bir yokuşla çıkıp sonra dar bir geçitle sarkıt ve dikitlerle,küçük havuzcukların bulunduğu bir başka galeriye ulaşılıyor.
Bu noktaya kadar herkes gidebiliyor.Sonrası ise profesyonel mağaracıların işi.Rehber eşliğinde iple 7 m iniliyor,daha geniş bir galeriyle karşılaşıyor,sonrasında ise mağaranın sonuna kadar kah sürünerek,kah eğilerek gidiliyor.Dönüş aynı yoldan,çünkü başka bir çıkış yok.Yazın mayonuzu unutmayın.Dere geçişinde kendinizi serin suya bırakmak isteyeceksiniz.Mağara doğal SİT alanı.Uyku Vadisi ve mağarası için Muğla Valiliği Tema Park Projesi hazırlıyor.Bu kapsamda botanik park alanları oluşturma,Bodrum ve Milas’tan günübirlik gelen turistlere hizmet verme,alt yapı hizmetleri,
seyir terasları,yürüyüş patikalarının düzenli hale getirilmesi,yöredeki tarihi eserlerin onarımı,derenin köye yakın alanlarında kültürel faaliyetler ve eko turizme yönelik uygulamalar yer alıyor.
Mavi yolculuğa Bodrum’dan çıkan teknelerin ya ilk ya da son durak olarak vazgeçilmez koyudur Çökertme.Dantel gibi işli Gökbel köyünün küçük bir semti olan Çökertme sahili,denize girmek için tertemiz kum plajlara ve yatların geceleme yapabilmeleri için çok sayıda koya sahip.Karayolu binek arabalarına elverişli olmadığı için,daha çok deniz yoluyla ulaşılan koyda,henüz fazla bir yapılaşmaya rastlanmıyor.
Eğer Çökertme’ye giderseniz,Gökova’yı tepeden seyredebileceğiniz yürüyüşe çıkmayı sakın ihmal etmeyin.Bu tur için sahile gelen teknelerin yolcuları ve bölgenin ziyaretçileri önce Gökbel köyünün kahvesine gidip burada araçlarını bırakıyorlar.Son derece dik yamaçlara sahip ağaçlı mıntıkada yol alabilen tek araç traktör.Traktörle tepeye eğlenceli bir yolculuk başlıyor.Hoplamalı zıplamalı yolculukla gelinen son noktada artık traktörün de yapabileceği fazla bir şey kalmıyor.
Bundan sonra 20 dakikalık bir yürüyüşle Gökova’nın çatısına çıkılıyor.”Sivri Kümes” tepesi adı verilen bölgede 180 derecelik bir açıyla ve gözün alamayacağı bir manzara ile karşılaşılıyor.Özellikle net havalarda tüm körfez seyredilebiliyor.Sivri Kümes tepesinden Fesleğen Bükü,Çökertme Koyu,Arpa Bükü,Kargılı Bükü ve Liman içinde demirli teknelerin donmuş manzarası karşısında zamanın durduğu hissine kapılabilirsiniz.Akdeniz bitkileri,Püren otlarının kokusu ve korsan baskınlarına karşı denizden görünmeyecek şekilde tepelerin arasında gizlenmiş köyden alabileceğiniz tek şey,ünlü Milas Halıları olabilir.
Eğer Çökertme’ye giderseniz,Gökova’yı tepeden seyredebileceğiniz yürüyüşe çıkmayı sakın ihmal etmeyin.Bu tur için sahile gelen teknelerin yolcuları ve bölgenin ziyaretçileri önce Gökbel köyünün kahvesine gidip burada araçlarını bırakıyorlar.Son derece dik yamaçlara sahip ağaçlı mıntıkada yol alabilen tek araç traktör.Traktörle tepeye eğlenceli bir yolculuk başlıyor.Hoplamalı zıplamalı yolculukla gelinen son noktada artık traktörün de yapabileceği fazla bir şey kalmıyor.
Bundan sonra 20 dakikalık bir yürüyüşle Gökova’nın çatısına çıkılıyor.”Sivri Kümes” tepesi adı verilen bölgede 180 derecelik bir açıyla ve gözün alamayacağı bir manzara ile karşılaşılıyor.Özellikle net havalarda tüm körfez seyredilebiliyor.Sivri Kümes tepesinden Fesleğen Bükü,Çökertme Koyu,Arpa Bükü,Kargılı Bükü ve Liman içinde demirli teknelerin donmuş manzarası karşısında zamanın durduğu hissine kapılabilirsiniz.Akdeniz bitkileri,Püren otlarının kokusu ve korsan baskınlarına karşı denizden görünmeyecek şekilde tepelerin arasında gizlenmiş köyden alabileceğiniz tek şey,ünlü Milas Halıları olabilir.
Milas’tan Kemerköy’e yarım saatte bir kalkan dolmuşlarla ulaşabilirsiniz,45 km’lik yoldan sonra Kemerköy-Çökertme arasındaki 9 km’yi taksi tutarak da gidebilirsiniz.Gökova sahil yoluyla gelenleri,Akyaka Çınar plajı mevkii sonrası toprak,tozlu ve ham bir yol bekliyor.Bodrum’a gelirken Mumcular’dan girip Yeniköy ve Mazı köylerini geçerek,ara yollarla Gökbel Köyüne ve Çökertme sahiline ulaşmak mümkün.Yollar jeep türü araçlar için daha uygun.
Sivri Kümes tepesine çıkarken yürüyüş ayakkabısı,şapka,su gibi ihtiyaçlarınızı yanınıza almayı unutmayın.Şort giyecekseniz,tepenin dikenli otlarla kaplı olduğunu hatırlatmakta yarar var.
Sivri Kümes tepesine çıkarken yürüyüş ayakkabısı,şapka,su gibi ihtiyaçlarınızı yanınıza almayı unutmayın.Şort giyecekseniz,tepenin dikenli otlarla kaplı olduğunu hatırlatmakta yarar var.
Önemli Not: Çökertme’ye geceleme için gelen tekneler ufukta görünür görünmez,restoranların sürat tekneleri yanlarına yanaşıyor ve turistlere kendi restoranlarını seçmeleri için ısrar ediliyor.Yemek yiyeceğiniz restoranı görerek seçin ve fiyatı önceden konuşun!
Çökertme’de konaklayacaksanız sahile girişte 30 yatak kapasiteli Sönmez Otel yer alıyor.Aile işletmesi olan iki katlı bahçe içindeki tesis kahvaltı da veriyor.Çökertme içinde ev tipi pansiyonlar da var.Yörede çadır ve karavan meraklıları için de uygun alanlar da var.
27 antik kenti barındıran Milas’ın tek özelliği tarihi çekiciliği değil.Tarihte bunca kente ev sahipliği yapmış olmamasının ardında doğal zenginliği var Milas’ın.İki göl var Milas sınırları içinde.Biri Bafa, diğeri Tuzla.İkisi de denizden kopmuş,ikisi de tuzlu ama kuş zenginliği açısından ikisi de büyük bir değer taşıyor.Bafa Gölü sulak alanı,Milli park ilan edilmiş koruma altına alınmış.
Kuş avcılığı yasak. Binlerce kuş barınıyor bölgede.En çok rastlanan kuş türleri arasında karabatak,boz ördek,meke, pelikan,kuğu,boz kaz,gri balıkçıl bulunuyor.Güllük deltasındaki Tuzla Sulak alanı için Güllük sayfalarına bakınız.Milas sınırları içerisinde ve şehir merkezine 23 km uzaklıkta,Sırtlandağ mevkiinde bulunan Halep çamı ormanı,bu tür orman çok az yerde kaldığı için Tabiat Koruma alanı içine alınmış.40-50 yaş grubu Halep çamlarından oluşan orman 760 hektarlık bir alanı kaplıyor.
Kuş avcılığı yasak. Binlerce kuş barınıyor bölgede.En çok rastlanan kuş türleri arasında karabatak,boz ördek,meke, pelikan,kuğu,boz kaz,gri balıkçıl bulunuyor.Güllük deltasındaki Tuzla Sulak alanı için Güllük sayfalarına bakınız.Milas sınırları içerisinde ve şehir merkezine 23 km uzaklıkta,Sırtlandağ mevkiinde bulunan Halep çamı ormanı,bu tür orman çok az yerde kaldığı için Tabiat Koruma alanı içine alınmış.40-50 yaş grubu Halep çamlarından oluşan orman 760 hektarlık bir alanı kaplıyor.
kalmış, bu anlamda 27 adet ören yeriyle tarihte birçok sayıda önemli medeniyetlere başkentlik yapmış
ülkemizin en değerli hazinelerini bünyesinde barındıran bölgelerimizden olan Ege Bölgesinde yer alan
Yüksekliği 640 metre olan, Ören beldesinin Kocadağ zirvesinde bir Paraşütle atlama pisti mevcut olup
diğer tarafta dokusunu bu güne kadar korumuş bacalarıyla ünlü tarihi taştan dağ evleri, 8 bin yıllık
Muğla ve Marmaris üzeri deniz yolunun yanı sıra karayolu ile de gelinebilmektedir. Ancak bu yollarda
destinasyonlu, bölgenin kuzeyine ulaşımında turistik anlamda hareketlenmesinde çok büyük kolaylıklar
Milas - Bodrum Havalimanına son 5 yıllık gelen turist sayısı incelendiğinde 2007 yılından başlayarak
vatandaşıyla giriş yaparken 2010 yılının ilk dört ayında hesaplamalara göre 12.116 kişi olmuştur. Bu
İsrail ile kaybedilen bu rakamların Ortadoğu Arap kökenli vatandaşlardan yakalanmaya çalışılmışsa da